Kripto sanat çağı, kabul edilse de edilmese de özellikle son birkaç yıldır ciddi bir ivme kazandı. Burada sanatsal özelliklerden ziyade bir eserin dijital ortam üzerinden sağladığı kazanç ağır bastığı görülmektedir. Belki sanat dünyası tartışmalarında bu ticarilik boyutu, eleştiri oklarını çekmeye daha müsaittir.
Kripto sanat çağı, sanat açısından bir gelişme olarak görülmese de sağladığı sonuçlardan ötürü önemli bir aşama olarak değerlendirilebilir. Kripto sanat, kitlelerde sanat merakı uyandırmayabilir ancak bir sanat eserinin NFT ortamıyla sağladığı kazancı yansıtması açısından ciddi sonuçlar verir.
Kripto Sanat Çağı Gelişimi
NFT sanatçısı Beeple’ın kolajını 70 milyon dolara yakın bir bedelle satması, Blake Kathryn’in NFT sanat çalışmalarıyla ünlü markalarla iş birliği yapacak seviyeye gelmesi, Giant Swan’ın 3D heykel sanatıyla öne çıkması kripto sanat içinde öne çıkmaktadır.
Hashmasks, Fewocıous, Mad Dog Jones, Jose Delbo, Trevor Jones, Hackatao, Pak, Greg Mike, John Orian Young, Bosslogic, Slimesunday gibi NFT sanatçılarının çalışmaları da kripto sanat içinde ayrı ayrı değerlendirilebilir.
Kripto sanatın isminden söz ettirmesiyle birlikte özellikle sanat değeri taşımayan birtakım objelerin, dijitalleştirildikten sonra NFT ortamında ticarete konu olması, sanat tarihi açısından önemli bir olayı da hatırlatmaktadır.
Fransız sanatçı Marcel Duchamp’ın 1917 yılında bir pisuvara imzasını atarak fountain (çeşme) şeklinde isimlendirmesi o dönem çokça ses getirmişti. Günümüzdeyse saçma bir obje ya da sosyal medya gönderisinin NFT ortamında sanat eseri gibi alınıp satılabildiği görülebilmektedir. Bu durum, Duchamp’ın çeşmesini ister istemez hatırlatmaktadır.
NFT ortamının hareketlilik göstermesiyle birlikte sanatla bütünleşme hemen olmazken sanatçıların eserlerini NFT haline getirip iyi satışlar yapmasıyla NFT sanat ilişkisi üzerinde durulmaya başlandı. Bu süreç içinde de kripto sanat kavramı kendini gösterdi.
NFT piyasasında eserleri için gerçek ortamlara göre daha iyi satış fırsatı bulan sanatçılar ise NFT ortamına daha fazla önem vererek pazar yerlerinde daha çok aktif olmaya başladılar. Kripto sanat gelişimi de bu süreçle beraber başladı.
Sanat açısından olumlu sonuçların da alınabildiği NFT, herhangi bir sanat özelliği taşımayan eserlerin de çılgınca alınıp satılabildiği platform özelliği taşır. İşte burada kripto sanatın zararlarından ya da gerçek sanata olan olumsuz etkisinden bahsetmek mümkün olabilir. Bu konu, sanat dünyasında alevli tartışmaları da beraberinde getirir.
Kripto Sanat Çağında NFT’leri Değerli Yapan Ne?
NFT’lerin kripto sanat çağı içinde değeri, bu çağın başlamasındaki etkisinden ötürü büyüktür. Ancak bu değer, maddi olarak değil tarihi olarak daha çok kendini belli eder.
Sanat eserlerinin dijitalleştirilmesinden sonra NFT ortamında alışverişe konu olması üzerine yüklü meblağlarla satışa sunulmasına yarar sağlar.
Bu durum da NFT’yi öne çıkarmakta ve popülerliğini artırmaktadır. Kripto sanatın NFT ile taçlanmasıyla birlikte sanatçısını maddi açıdan mutlu etmesi, olumlu bir özelliğidir.
NFT’nin benzersiz ve değiştirilemez olması değerini artırırken platform içerisinde bulunan sanat eserleri de bu özellik üzerine kurgulanır.
Ancak bu, kopya ve sahte eserlerin asla NFT ortamında yer almayacağı anlamına da gelmez. Platformun en büyük tehlikesi de burada kendini belli eder.
NFT ortamındaki sanat eserlerinin değeri, ünlü bir sanatçıya ait olmasıyla birlikte önemli bir koleksiyon unsuru olmasıyla da artabilmektedir. Bununla birlikte NFT kullanıcılarının elde etme hazzına hitap eden NFT eserleri de herhangi bir sanat değeri taşımamasına karşın değerli görülebilmektedir.
Kripto Eserler Bir Sanat Çağı mı Yoksa Balon mu?
Sanat tarihi içinde nasıl ki Marcel Duchamp’ın çeşmesi kayda geçtiyse bugünkü NFT eserleri içinden öne çıkanlar da bunu başaracaklardır. Ancak kripto sanatı gerçek bir sanat mıdır tartışması da her zaman güncelliğini koruyacaktır.
Kripto sanatın bir sanat eseri hassasiyetinden çok, para kazandırma yanı ağır basmaktadır. Bu yanıyla gerçek sanat eserlerinden ayrılmaktadır. Kripto sanatlarda estetik kaygısından ziyade dikkat çekmek öne çıkmaktadır. Bu da sanatın temel kavramlarından biri olan estetiğin, ticarete yenik düştüğü anlamını taşıyabilir.
Kripto sanat çağının hızla ilerlediğini görmemek mümkün değildir. Bu süreç içinde kripto sanatın devam edeceği çok açık bir şekilde belli olmaktadır. Çağımız içinde dijitalleşmenin öne çıktığına dikkat edersek kripto sanatın kolay kolay ortadan kalkabileceğini söylemek de mümkün olmayacaktır.
İlk çıktıklarında kripto paralara da geleneksel paralara kıyasla soğuk bakıldığını ve bir balon olabileceğini söyleyenlerin bulunduğunu biliyoruz. Bu açıdan kripto sanat çağına da geçici olması ihtimaliyle bakanların varlığı, pek de şaşırtıcı gelmeyecektir.
Elbette kripto sanatlarla ilgili olarak ileriye dönük kesin ifadelerde bulunmak çok sağlıklı değildir. Ancak kripto sanatın NFT’lerle paralel ilerlediği düşünüldüğünde bunun NFT platformunun geleceğiyle doğrudan ilgili olduğunu söyleyebiliriz. Şu an için NFT platformunun istikrarlı seyrettiği söylenebilir. Ancak bu durum, platformda var olan risk ve tehlikeleri göz ardı etmeye neden olmamalıdır.
NFT ortamında bulunmalı mı, bulunmamalı mı? Kripto sanat eserlere bir yatırım yapılmalı mı yoksa kaçınılmalı mı? Görevimiz, bilgileri sağlıklı ve tarafsız bir şekilde aktarmaktır. Geri kalanı ise kullanıcı ve yatırımcıların geniş araştırmalar yapıp bunun sonucunda karar vermesiyle itidalli adımlar atmasına bağlıdır.