Kripto yatırımcıların sınıflandırılması konusunda herkes tarafından bilinen belli başlı üç görüş bulunmaktadır. İlk görüşte kripto paralar aslında bir nebze emtia olarak görülmektedir.
Özellikle Amerika’da ve Avrupa’da bazı ülkelerde yargıları tarafından paraların emtia olarak değerlendirilmesine dair belli kararlar çıkmıştır. Ancak bunlardan hiçbiri gerçekten bir hukuk teorisine ve bir mevzuata dayanmadığı için, hâlâ emsal karar olarak nitelendirilebilir vaziyette bulunmamaktadır.
Kripto Yatırımcıların Sınıflandırılması
Kripto yatırımcılarının sınıflandırılmasında ikinci olarak da “kripto paralar artık dünyada herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Aynı konvansiyonel ola para gibi değer saklamalar da bir takas aracına dahil olur ve hukuki olarak da para muamelesi görür diye düşünen ciddi bir topluluk da vardır.
Son olarak üçüncü görüş ise, kripto paralar artık yeni, tamamen sıfırdan tasnif edilmesi gereken bir varlık olması yönüyle dikkate alınmaktadır. Bu genellemede dijital varlık sözcülerinden önde gelen İngiliz kamu otoriteleridir.
FSA, 2019 yılında belirlenen kripto paralarla ilgili bir tasnif çalışması bulunmaktadır ve bu tasnif çalışmasına bakılarak kripto paralar, kendi içerisinde farklılık arz ettiği, farklı hukuki fonksiyonlar içerdiği, bundan dolayı da apayrı bir hukuki çatı tasnifinin olması gerektiği hususunda beyan edilmiştir.
Kripto Sınıflandırılmasında Çeşitler
- Araçsal paralar (Utility Token)
- Takas paraları (Cryptocurrency)
- Bir tür hisse senedi fonksiyonu gören paralar (Security Token)
- Araçsal Para (Utility Token)
Araçsal paralar genelde bir uygulama içinde veya bir projeye bağlı olarak ihraç edilebilen paraları açıklar. Örnek olarak, oyun veya havacılık gruplarında, telif hakları konusu altında veya turizm sektöründe kullanılmak üzere ihraç edilmiş olan, buna özgülenmiş olan kripto paralardır.
Takas Paraları (Cryptocurrency)
Para olarak adlandırılan kripto paralar ciddi anlamda para benzeri hem değer saklamalar hem de takas işlev görmek üzere ihraç edilen kripto paralardır. Hukuki tasnif olarak geçerliliğini sürdürerek işlem yapan ve takas parası olarak nitelendirilen paralar olduğundan daha çok değerlidir.
Security Token
Security Token denilen kripto paralar ise dünyada en çok tartışmaya açık olan ve yaratabilen kripto para türleridir. Çünkü bu paralar yaratıldığı kişilerden ya da kurumlar tarafından bir proje için kaynak yaratmada, kaynak sağlama aracı olarak görülme sağlar. Yani, bir projede dijital bir hisse senedi fonksiyonu görülmesi amacıyla ihraç edilen bir para türüdür. Security token’lar diğer kripto paralara göre ayrılan en önemli özellikte ise parasal ve maddi anlamda bir karşılığın tutulmasının beklenmesiyle oluşur.
Örnek olarak 1 milyon dolarlık bir security token ihraç edildiği zaman, bunun karşılığı olarak 1 milyon doları kasada tutulması gerekir ve yolunda bir teknik zorunluluğu olması mevcuttur. Bir şirkette hisse senedi alınmasıyla o şirkete ortak olunduğunda, security token’ı satın alınırsa o projeye ortak olursunuz. Böylece security token’ı ihraç eden makamlarda token’larını geri satmak istenildiğinde size bunun rayiç bedel üzerinden geri ödemesinin yapılmasının garantisinin olmasını beklenir.
Bu noktada, hukuki koruma konusunda işlemin nasıl sağlanacağı ve bu alışverişin nasıl yapılacağı hususuna dair hem teknik hem de hukuki yönden sorunlar bulunduğundan, devletler üzerinde durulan bu konularda ciddi bir akıl karışıklığı yaşar. Bundan dolayı da kripto paralar genelde bakıldığında bu işlemlere karşı takınılan tutum, security token’lar için daha sert bir şekilde sergilenme olmaktadır.
Bu konuların dışında, security token denilen sistemlerle ilgili direkt olarak şöyle bir yol geliştirilmiştir. Meydanda olan bir kitle fonu fonlama aracı, bir kitle fonu toplama aracı olarak görülmeye başlanmaktadır. Bu süreç dünya geneline bakıldığında diğer ülkeler açısından da yavaş yavaş bu şekilde değerlendirilmeye başlanmıştır. Hisse senedi olarak değil ama kitle fonlaması için kullanıma sunulan bir araç olarak yani sermaye aracı olarak nitelendirilmesi görüşü hakim olmaya başlamıştır. Özellikle Güney Kore bölgelerinde kripto paralara karşı tavırların yumuşamasında en büyük nedenlerinden biri olarak görülmektedir ve Çin’de ve diğer ülkelerde de yavaş yavaş bu eğilimin yükseldiğini görmekteyiz.
Sonuç olarak kripto paralar konusunda ilgi konusu kesinleşmiş hukuki bir tasnif meydanda bulunmaktadır ve buna Türkiye de dahildir. Fakat İngiliz kamu otoriteleri tarafından gelen önerilerde olduğu dijital varlık tasnifi ve kendi içindeki araçsal paralar, takas paraları ve kamu fonlaması paraları olarak da ayrılma şeklinde bir tasnife gidilmesi yönünde, küresel eğilimin arttığını ve güçlendiğini görüyoruz.