İlk olarak statik web siteleri halinde başlayan internet serüveni, şimdilerde Web3 teknolojisiyle statü atlamış durumda. Bu içeriğimizde Web 3.0 teknolojisinin ne işe yaradığı ne gibi avantajlar sağlayacağı ve bu teknolojiyle geliştirilen projeler gibi çeşitli detaylardan bahsettik.
Dünya çapında anlık olarak internet üzerinden iletişim kuran, alışveriş yapan bilgi paylaşımında bulunan ya da okuyan insanların oranı 63 civarında. İnternet kullanımının bu denli yaygın olmasını ve insanların internet sayesinde etkileşim kurmasını mümkün hale getiren Word Wide Web (www) ilk olarak 12 Mart 1989 tarihinde kullanılmaya başladı. İnternetin ilk aşaması olarak ifade edilen söz konusu dönem, sadece ana ekranda görüntülenebilen okuma sayfalarından ve birbiriyle bağlantılı linklerden meydana geliyordu.
O tarihten bu yana web üzerinde pek çok farklı güncelleme ve geliştirme yapıldı. Üstelik ilk yıllara kıyasla gelişmeye de devam eden web evrimi, bugünün şartlarında 3 farklı aşama halinde ayrıştırılıyor. Bunlar; Web 1.0, Web 2.0 ve Web 3.0.
Web 1.0 Nedir?
Web 1.0, internet dünyasının ilk evrimi olarak ifade ediliyor. 1989 yılında Tim Berners-Lee tarafından geliştirilen ve kullanıma sunulan web, belli bir kesimin paylaşım yaptığı, belli bir kesiminse okuma yaptığı bir dönemdi.
Web 1.0 döneminde içerikler ve veriler bir veri tabanında değil, statik bir dosya sisteminde bulunduruluyordu. Söz konusu bu süreç, daha sonra yaşanan çeşitli gelişmeler ve Web 2.0’ın geliştirilmesiyle Web 1.0 olarak tanımlandı.
Web 2.0 Nedir?
İlk defa 1999 yılında Darcy DiNucci tarafından duyurulan Web 2.0 kavramı, “Parçalanmış Gelecek” makalesinde geçmişti. 2004 yılının sonlarına doğru gerçekleştirilen Web 2.0 konferansındaysa popüler hale gelen bu kavram, Javascript, HTML, CSS ve bunun gibi çeşitli web teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sayesinde internetin daha gelişmiş ve hızlı halini temsil etmeye başladı.
Hemen herkesin geliştirme ve oluşturma sürecine dahil olabildiği bu teknoloji, birlikte çalışılabilirliği, katılımcı kültürünü, kullanım kolaylığını ve en önemlisi kullanıcı etkileşimini sağlayabilmektedir. İlk dönemine kıyasla çok daha gelişmiş özellikler sunabilen Web2 teknolojisinin en büyük dezavantajıysa merkezi veri depolamayla alakalıdır.
İnternetin bu denli güçlü olduğunu fark eden birçok şirket, kişi ve kişilerin verilerini merkezi depolarda saklayarak maddi kazanç elde etmiştir. Bu durumu bir örnekle izah etmek gerekirse; farklı şehirlerdeki yakınlarıyla görüşmek isteyen kişiler Facebook gibi çeşitli mesajlaşma platformlarına kaydolmak durumundadır.
Bu gibi platformlar bireyin kişisel verileri karşılığında ücretsiz hizmet verirken, bu verileri yeni platformlar oluşturmak, reklam vermek ve üçüncü taraflarla paylaşarak kazanç sağlamak adına kullanabilir. Bu gibi platformlarda kesinlikle üçüncü bir taraf devrede olur. Bu gibi durumlarla ortaya çıkan problemlerin neticesinde Web3 teknolojisinin geliştirilmesi bir nevi zorunlu hale gelmiştir.
Web3 Teknolojisi Nedir?
Web3 teknoloji, blockchain teknolojisine dayanan web2in yeni bir versiyonu olarak ifade edilir. Bu teknolojiyle alakalı çalışmalar hala devam ettiğinden evrensel olarak kabul görmüş bir tanımı bulunmamaktadır.
Merkezi veri problemleri ve kullanıcıların gizliliğiyle alakalı ortaya çıkan endişeleri Web3 teknolojisiyle çözüme kavuşturma fikri ilk defa Ethereum kurucu ortağı ve Polkadot kurucusu Gavin Wood tarafından 2014 yılında önerilmiştir.
Blockchain, yapay zekâ, makine öğrenimi, P’P ve bunun gibi ileri seviye teknolojileri barındıran Web 3.0’ın odak noktası, gizlilik ve güvenlikle beraber kullanıcıları yetkilendirmektir. Projeyle beraber hedeflenen; kendi kendine yetebilen, direk olan, güvenli ve şeffaf bir altyapı oluşturmaktır. Örneğin; tümüyle online olarak çalışan ve şimdilerde büyük şirketler tarafından kontrol altında tutulan hizmetlerin birçoğu, merkeziyetsiz özerk kuruluşlar tarafından kontrol edilen bir çalışma evreni hedeflemektedir.
Günümüzdeki Web3 Teknolojileri Nelerdir?
Teknoloji, bir tür buluştan ziyade birikim olarak nitelendirilir. Webe esaslı bir gelecek, bünyesinde pek çok farklı yenilik ve teknolojiyi içermektedir. Blockchain teknolojileri, smart chain’ler, kriptografi, depolama ağları, oracle’lar, kripto varlıklar, DAO’lar, DeFi’ler ve hatta NFT’ler bu gelişmeler açısından birer örnektir.
Bütün bunlar ve daha fazlası, ilerleyen süreçlerde Web3 teknolojisini sunacaktır.
Web3 Teknolojisinin Avantajları Nelerdir?
Yeni iş modelleri ve farklı pazarlar oluşturan Web3 teknolojilerinin küresel açıdan bir dijital ekonomi oluşturması bekleniyor. Üstelik bu teknolojide tek bir merkezi noktanın bulunmaması da önemli bir avantaj olarak ifade ediliyor. Diğer yandan bu teknolojinin kullanıcılarına sunacağı avantajları da şu şekilde örneklendirebiliriz:
- Merkezi olmayan uygulamalar (dApp); ademi merkeziyetçilikle kullanıcıların verilerine sahip olmasını sağlayan bir uygulamadır.
- Merkezi olmayan finans (DeFi); geleneksel merkez bankacılığından farklı olarak herhangi bir kuruma muhtaç olmadan Web 3 teknolojisinde finansal işlemler gerçekleştirebilmek adına geliştirilmiştir.
- Herhangi bir arıza noktası olmadığından hizmet kesintisi minimum oranda yaşanabilir.
- Web3 teknolojisinde veriler şifrelenirken, akıllı sözleşmeler sahilinde protokol kuralları çiğnenmez.
- İçerik oluşturucular, halka açık defterde içeriklerin kalıcı sahipleri olarak belirlenir.
Web 3.0 Projeleri Nelerdir?
Günümüzde Web3 teknolojisinin temelini oluşturan, blockchain tabanlı pek çok farklı proje bulabilmek mümkündür. Esasında blockchain dünyasındaki hemen her projeyi Web 3.0 kapsamına dahil edebilmek de mümkündür. Bu projelerin en önemlileriyse şunlardır:
- Polkadot
- Helium
- Chainlink
- Filecoin
- Stacks
- Ethereum Name Services
- BitTorent
- Theta Network
- Basic Attorent Token
Web kurucusu olarak bilinen Berners-Lee, 90’lı yıllarda internet ve ademi merkeziyetçilikle alakalı açıklamalarda bulunmuştu. Web’de herhangi bir şey yayınlamak için merkezi bir otoriteden izin alınmasına gerek olmadığını söyleyen Berners-Lee, merkezi bir kontrol düğümünün olmadığını belirtmişti. Dolayısıyla tek bir başarısızlık durumu ve bir öldürme anahtarının da olmadığını söyleyen ünlü isim, bu durumun aynı zamanda ayrım gözetmeksizin sansür ve gözetimden kurtulma anlamına geldiğini de eklemişti.
O tarihten bu yana merkezileşen mevcut sistemin Web3 teknolojisiyle beraber düzelip düzelemeyeceğiyse merak konusu.